ikincisi şimdiye kadar nasıl olur da izlemem hatta varlığından bile haberdar olmam diye düşündüğüm la planete sauvage- fantastic planet idi. ütopik bir dünyada insanlar pet olarak besleniyorlar . hoşuma gitti. müzikleri daha da hoşuma gitti:
üç numara ise yine bu sene oscara aday gösterilen ernest et celestine. Benim en sevdiğim bu güzel ve naif film oldu. çizimleri ayrı güzel suluboyayla boyanmış gibi , müzikleri ayrı güzel. çok sade bir dostluk hikayesi, şu aralar en ihtiyacım olan şey aslında.
daha da haftasonu var. haftasonunda izlemeyi planladıklarım ise:
le tableu
the wind rises
l'illusionniste
happy midsummer day ahali, bana bugünde tatildi. yaşasın pagan tatilleri:) esenlikle.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder