15 Temmuz 2009 Çarşamba

temmuzun orta gunu

hangi ayın 30 hangisinin 31 gün çektiğini hala yumruklarımı sıkıp eklem boşluklarımı sayarak buluyorum.

geceler bitmesin diye uyumuyorum.

birşeyi yapmak isteyip cesaret edemiyorsam o işi yaptığımı ya da yapacağımı cümle aleme ilan ediyorum - ki bugünlerde dövme yaptıracağım şeklinde vıkvıklarımla insanları bezdirdim.

skypede sevgili ile konuşurken bilgisayarım kapanınca içimden küfrediyorum, sanki kimseler duyabilirmiş gibi...

postcrossing olayından sıkılmaya başladım lakin zorunlulukmuş gibi travelling sayısını hep tam tutmaya çalışıyorum. 50 de keseceğim demiştim farketmeden 50 yi geçtim en yakın 75 te durdurabilirim kendimi. illaki benim tam sayı düzenimde bir rakama ulaşması gerekiyor o kartların benim durabilmem için...

türkçe klavyeli bilgisayarımı ingilizce klavye olarak kullanıp, türkçe klavyeye geçince her seferinde nokta yerine ç ye basıyorum.

her akşam kendi kendimi sürüyerek yürütmeye devam ediyorum.

yeni cüzdan aldım allı ve güllü. kesin yaşlanıyorum.

oda-evimdeki gömme dolabın içinde giysiler özgürlüklerini ilan ettiler. dokunmayarak onlara destek oluyorum.

fazlaca insanla haşır neşir olmamama rağmen bu kısıtlı imkanlarda dahi insanlardan sıkılıyorum.

kabuk adam ı sevmedim ?

bütün 80lerin sonu 90ların başı entel türk filmlerini gece ve gece izledim. gurur mu hayırrrr...sıkıntı...evett...çoğu iyi filmmiş.

sanırım bu kadar. ne de olsa kendi kendime yazıyorum.

bu arada kırmızı defterimi salak saçma dolduruyorum. ileride ne kadar işe yaramaz bir yıl geçirdiğimi kendime hatirlatacağım - da ne olacak değil mi?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder